ANKARA - TOLGA AKBABA

Tahran yönetiminin uzaya uydu gönderme programı adı altında balistik füze denemesi yaptığına ilişkin iddialar, önceki gün fırlatılan Peyam uydusuyla yeniden tartışma konusu oldu.

İran'ın uzaya gönderdiği ancak yörüngeye yerleştirmeyi başaramadığı Peyam (Mesaj) uydusu, Tahran yönetiminin "uydu gönderme programı" adı altında balistik füze denemesi yaptığına ilişkin iddiaları yeniden gündeme getirdi.

İranlı uluslararası ilişkiler uzmanı Dr. Hüseyin Ahmediyan, balistik füze denemesi iddiaları ve İran'ın uydu teknolojisinin tarihi hakkında AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Ahmediyan, Tahran yönetiminin uydu gönderme girişimiyle Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin İran'ın balistik füze denemesini engelleyen 2231 sayılı kararına takılmadan bu alanda çalışma yapabileceğini söyledi.

İran'ın uzun yıllar boyunca balistik füze çalışmaları yürüttüğünü hatırlatan Ahmediyan, "İran uydu gönderme programıyla balistik füze denemesi yapmış olabilir. İran BM kararı dolayısıyla balistik füze alanında deneme yapamadığı için uydu gönderme yoluna başvurmuş olabilir. İranlı yetkililer uydu gönderme yoluyla balistik füze denemesi yaptıklarını reddediyor ancak açıklamaları doyurucu nitelikte değil." dedi.

İran'ın Peyam uydusu Rus Soyuz uydusuyla benzerlik gösteriyor

Uydu çalışmaları konusunda uzman kişilerle görüştüğünü ve Peyam uydusunun yüzde 5'lik kısmının Rus teknolojisine ait olduğunun kendisine aktarılan bilgiler arasında yer aldığını vurgulayan Ahmediyan, "Bu yüzde 5'lik kısım uydunun hassas noktalarını oluşturmaktadır." dedi.

Ahmediyan, İran'daki uzay çalışmalarının Savunma Bakanlığı, İletişim Bakanlığı ile Uzay ve Havacılık Kurumu öncülüğünde, Şerif Teknoloji Üniversitesi ve Emir Kebir Teknoloji Üniversitesi tarafından yürütüldüğünü belirterek, Peyam uydusunu teknoloji üniversitelerinde çalışan 16 akademisyen ile doktora ve yüksek lisans öğrencilerinin geliştirdiğini anlattı.

İran, Irak'la girdiği savaşın ardından uydu çalışmalarına tekrar başladı

Tahran yönetiminin uzay çalışmalarının tarihi seyrine ilişkin de açıklamalarda bulunan Ahmediyan, İran'ın uydu çalışmalarına 1975 yılında Tahran yakınlarındaki Mahdeşt Üssü'nde İran Uzay ve Havacılık Kurumu'nun ABD'li şirket General Electric ile ortak çalışma yürütmesi sonucu başladığını söyledi.

Bu ortaklık sonrasında "Nahid-1" isimli uydu projesinin ortaya çıktığını söyleyen Ahmediyan, şöyle devam etti:

"Nahid-1 uydu projesi, 1979 yılındaki rejim değişikliği nedeniyle kesintiye uğradı. Bu tarihten sonra ABD ile yapılan uydu anlaşmaları iptal edildi ve İran-Irak Savaşı nedeniyle uydu çalışmalarında durgunluk yaşandı. Böylece Nahid-1, Nahid-2 ve Nahid-3 projeleri iptal oldu. İran, savaş sonrası uydu projelerini tekrar ele aldı ve 1990'lı yıllarda İtalyan firmalarıyla ortak çalışmalar yaparak sonuca ulaşmaya çalıştı ancak bu girişim de yarım kaldı."

İranlı uzman, Mahmud Ahmedinejad'ın 2005 yılında cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından füze ve uydu alanındaki çalışmalara yeniden başlandığını dile getirdi.

Ahmediyan, "1990'ların başında Rafsancani Kalkınma Programı çerçevesinde dünyanın birçok yerine, özellikle Rusya, Çin ve Avrupa'ya gönderilen öğrencilerin 2000'li yıllarda dönmesi sonrası füze ve uzay alanındaki adımlar meyvelerini vermeye başladı." dedi.

2000'li yılların başında İran'ın uzaya uydu gönderme girişiminde bulunduğunun altını çizen Ahmediyan, 2005'te ilk kez dönemin Cumhurbaşkanı Ahmedinejad zamanında Rusya ortaklığında yapılan "Sina-1" ismindeki uydunun Rusya'dan uzaya fırlatıldığını belirterek, "İran'ın 2009 yılında uzaya gönderdiği ‘Ümid’ isimli uydusu İran'ın ilk uydusu olarak biliniyor ancak Ümid'den önce Rusya ortaklığında yapılan Sina-1 uydusunu fırlattılar." ifadesini kullandı.

İran'ın Sina-1 isimli uydusu havada eridi

Ahmediyan, İran'ın yerli üretim olarak nitelendirdiği Ümid isimli uyduyu Rus teknolojisiyle yapılan Sina-1'den kopyaladığını, uydunun 2009 yılında fırlatma füzesi "Safir-1"le uzaya fırlatıldığını ve ozan tabakası altında 82 gün yörüngede kalarak Güney Amerika üzerinde havada eridiğini dile getirdi.

Ümid uydusunun iletişim uydusu olduğunu hatırlatan Ahmediyan, İran’ın 2010'da Safir-1 uydu taşıyıcı roketinden daha uzun menzile sahip "Simurg" isimli roketle içinde kaplumbağa ve solucan gibi canlıların da yer aldığı kapsülü "Kavoşger-3" isimli uyduyla uzaya gönderdiğini ve ardından yine aynı yıl "Kavoşger-4" uydusunu, 2011'de "Kavoşger-5", 2011'de "Rasad" ve 2012'de "Kavoşger-6" ile "Nevid" isimli uyduyu uzaya fırlattığını belirtti.

İranlı uluslararası ilişkiler uzmanı Dr. Ahmediyan, şunları söyledi:

"İran 2010’da canlı taşıyan bir kapsülle Kavoşger-3’ü gönderdi ve 'Misbah-1' ile 'Misbah-2' uydusunu yaptı. Ardından 2012’de Nevid isimli 50 kilogramlık uyduyu fırlattı. Aynı yıl ilk defa içinde canlı olarak bir maymunun yer aldığı 'Kavoşger-i Pişgam' isimli uyduyu yine Simurg füzesiyle uzaya gönderdi ve maymun canlı olarak geri döndü. İkinci maymunu da 'Kavoşger-i Pejuheş' isimli uyduyla uzaya fırlattı ve bu uydu da başarılı şekilde geri döndü. İran daha sonra bu iki maymunu çiftleştirerek uzayın yavrular üzerinde herhangi bir etkisinin olup olmadığını, daha sonraki dönemlerde uzaya insan göndermek amacıyla araştırdı. Son aldığım haberlere göre de galiba 10'a yakın pilotu uzaya göndermek için hazırladılar ve bunların içinden 2 kişiyi seçerek 4-5 yıl içinde uzaya göndermeye hazırlanıyorlar."

Peyam uydusu operasyonel bir uydu

İran'ın en son 2015 yılında "Fecr" isimli uyduyu eski Safir füzesiyle uzaya gönderdiğini aktaran Ahmediyan, bu uyduların uzaktan algılamalı iletişim uyduları olduğunu, ancak iki gün önce gönderilen Peyam'ın ise operasyonel bir uydu niteliği taşıdığını ifade etti.

Ahmediyan, İran'ın uydu teknolojisinde ulaştığı seviyeye ilişkin, "İlk Ümid uyduları 24 kilogramdı, Peyam ise 100 kilogram. Yani baktığımızda tarihi seyir içinde İran'ın gönderdiği uyduların ağırlık bakımından arttığını görüyoruz. 2009'daki uyduyla 2019'dakini kıyaslayacak olursak teknoloji anlamında kayda değer bir ilerleme olduğu söylenebilir." diye konuştu.

İran yerli üretim Peyam uydusunu önceki gün uzaya fırlatmış ancak uydunun yörüngeye yerleşme aşaması başarısızlıkla sonuçlanmıştı. İran Haberleşme ve Bilgi Teknolojileri Bakanı Muhammed Cevad Azeri Cehromi, "Dusti" (Dostluk) adı verilen yerli üretim uydunun da yakın zamanda fırlatılacağını duyurmuştu.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani da "Küçük başarısızlıklar yaşansa da önemli kazanımlar elde ettik. Küçük sorunlar gelecek aylarda ortadan kaldırılacak ve biz (fırlatma için) yeniden hazırlanacağız." açıklamasında bulunmuştu.

https://www.aa.com.tr/tr/dunya/iran-uydu-gonderme-programiyla-balistik-fuze-denemesi-yapmis-olabilir/1367439?fbclid=IwAR3sdHu5_0w_1WomL4wY354_67063k0LRzaSXCYUKdHem0dn2nRrcdmZoFg#